HAQM'un 2025 otomobil raporundaki yer alan çok önemli beş analiz

Elektrikli araç devrimi sadece kullandığımız şeyi değiştirmekle kalmıyor, tüketicilerin otomobil seçme ve satın alma şeklini temelden değiştiriyor. HAQM'un 2025 Otomotiv Raporu, otomotiv dünyasını yeniden şekillendiren 5 kritik analizi ortaya koyuyor:

Bu, otomotiv tüketicisi davranışında on yıllar içinde görülen en büyük değişim olabilir. Raporumuz, EU5 müşterilerinin %85'inin elektrikli araçlara geçiş yaparken önceki markalarını bıraktığını ortaya koydu.¹ Bu "sadakat sıfırlanması", otomotiv markaları için hem en büyük zorluk hem de bir fırsat niteliğindedir. Ancak burada şaşırtıcı bir durum var. Tüketiciler elektrikli araca geçiş yaptıktan sonra sadakatlerini büyük ölçüde koruyorlar. Marka değiştirme olasılığı %33 oranında düşüyor.²

Ani kararla araba satın alma günleri geride kaldı. Modern elektrikli araç müşterileri, ortalama 241 gün boyunca seçeneklerini araştırıyor ve satın alma niyetinin temel göstergesi de şarj istasyonu araştırması oluyor.³ Bu uzun değerlendirme dönemi, markaların potansiyel alıcılarla ilişkilerini geliştirmeleri için benzersiz fırsatlar sunar. Nihai olarak elektrikli araç almaya karar verenlerin üçte biri, yolculuğuna şarj altyapısını araştırarak başlıyor ve bu da hedeflenmiş etkileşim için açık bir sinyal yaratıyor.

Elektrikli araç araştırmalarının %75'inin mobil cihazlardan yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda,⁴ HAQM'un kapsamlı ve tam dönüşümlü yaklaşımı, otomotiv markalarına stratejik bir avantaj sağlar. Pazarlama hunisinin üst katmanlarında HAQM Prime Video ve Fire TV, etkisi yüksek video biçimleri aracılığıyla kitlelerle etkileşim kurar ve uygun ölçekte bilinirlik yaratır. Pazarlama hunisinin alt ve orta katmanları söz konusu olduğunda, reklamverenler HAQM'un birinci elden sağladığı kitle sinyalleriyle zenginleştirilmiş, mobil için optimize edilmiş görüntülü ve çevrim içi video kampanyaları üzerinden HAQM üzerindeki ve dışındaki bu izleyicilerle yeniden etkileşim kurabilir. Bu bağlı strateji, otomotiv markalarının müşteri yolculuğu boyunca temas noktalarında tutarlılığı korumasına ve aynı zamanda HAQM'un ilişkilendirme çözümleri sayesinde cihazlar arası etkiyi ölçmelerini sağlar. Otomotiv reklamverenleri açısından bu entegre yaklaşım, mobil öncelikli davranışı, satın alma hunisinin tamamında güçlü bir avantaja dönüştürür.

Elektrik araç satın alma niyetine sahip olanların, ortalama izleyicilerden 2,5 kat daha fazla içerik izleyen hevesli içerik tüketicileri olduğunu belirledik. Bu, en şaşırtıcı sonuçlardan biri olabilir.⁵ Spor etkinliklerini izleme olasılığının 4,6 kat fazla olduğunu belirlediğimiz bu kullanıcılar özellikle canlı spor yayınlarına ilgi duyuyor. Bu kitle istikrarlı bir şekilde 19.00 ile 23.00 saatleri arasında içerikle etkileşime geçiyor ve (ortalamadan %61 daha yüksek olan kullanım oranıyla) Fire TV cihazlarını tercih ettiği görülüyor.⁶

Veriler, parçalı reklamcılık yaklaşımları geçerliliğini yitirdiğini açık bir şekilde gösteriyor. Prime Video ile görüntülü reklamları entegre eden kampanyalar, geleneksel yöntemlere göre 5 kat daha fazla dönüşüm oranı sağlıyor.⁷ %82 daha fazla tıklama oranına ulaşırken ziyaret başına maliyeti de %64 azaltan Performans+ kampanyalarımız bu durumu açık bir şekilde gözler önüne seriyor.⁸ Tam dönüşümlü bir yaklaşım sadece daha verimli olmakla kalmıyor aynı zamanda daha etkili oluyor.

Bu analizler net bir sonuca işaret ediyor: Otomotiv pazarlama stratejilerinin, tanıttıkları araçlar kadar hızlı gelişmesi gerekiyor. Gelenek huninin yerini, merkezinde mobil ve streaming içeriklerinin yer aldığı dijital temas noktalarından oluşan karmaşık bir ağ aldı. Bu yeni alanlarda başarı yakalamak için markaların potansiyel alıcılarla erken aşamalarda etkileşim kurması, onlarla daha fazla birlikte olması ve çeşitli kanallar genelinde bu kitleye erişmesi gerekiyor.

En başarılı markalar, bu temel değişimin farkına varan ve stratejilerini buna göre uyarlayanlar olacaktır. EU5 pazarlarında elektrikli araç kaydı oranının sadece 3 yıl içinde %313 artması göz önünde bulundurulduğunda,⁹ bu geçiş, eşsiz bir pazar segmentlerine hakim olma fırsatı sunarken aynı zamanda rekabette geride kalma riski de barındırıyor.